٥
فَاِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا
(5) feinne me’al’usri yüsren
Şüphesiz zorlukla beraber bir kolaylık (var)
(5) So, verily, with every difficulty, there is relief:
1. | fe | : öyleyse, o halde |
2. | inne | : muhakkak |
3. | mea | : beraber |
4. | el usri | : zorluk |
5. | yusran | : kolaylık |
فَإِنَّ demek ki, gerçekten مَعَ beraberdir الْعُسْرِ güçlükle يُسْرًا kolaylık
SEBEB-İ NÜZUL
İbn Ebî Hatim’in Ebu Zür’a kanalıyla Enes ibn Mâlik’ten rivayetine göre bir gün Hz. Peygamber (sa) oturuyormuş. Karşısında da bir taş varmış. “Zorluk gelip şu taşın içine girse kolaylık gelir ve onun içine girerek zorluğu oradan çıkarırdı.” buyurmuş ve işte bunun üzerine Allah Tealâ bu âyet-i kerimeleri indirmiş. İbn Merdûye’nin Câbir ibn Abdullah’tan rivayetine göre bu iki âyet-i kerime Medine-i Münevvere’de nazil olmuştur. Ancak Alûsî, bu rivayetin sıhhatinin şüpheli olduğunu da kaydetmiştir