9

٩

اَفَلَا يَعْلَمُ اِذَا بُعْثِرَ مَا فِى الْقُبُورِ

(9) e fe la ya’lemü iza bu’sira ma fil kubur
Fakat bilmez mi ki çıkarıldığı zaman kabirlerin içindekiler

(9) Does he not know, when that which is in the graves is scattered abroad

1. e : mi
2. fe : artık
3. lâ ya’lemu : bilmeyecek
4. izâ : olduğu zaman
5. bu’sira : çıkarıldı
6. : şeyler
7. fî el kubûri : kabirlerde

أَفَلَا يَعْلَمُ bilmiyor mu إِذَا بُعْثِرَ altüst edileceğini مَا olanların فِي الْقُبُورِ kabirlerde