123

    RevelationCuzPageSurah
    92 597Nisa(4)

١٢٣

لَيْسَ بِاَمَانِيِّكُمْ وَلَا اَمَانِىِّ اَهْلِ الْكِتَابِ مَنْ يَعْمَلْ سُوءًا يُجْزَ بِه وَلَا يَجِدْ لَهُ مِنْ دُونِ اللّهِ وَلِيًّا وَلَا نَصيرًا

(123) leyse bi emaniyyiküm ve la emaniyyi ehlil kitab mey ya’mel suey yücze bihi ve la yecid lehu min dunillahi veliyyev ve la nesiyra

(o’nun sözü) sizin tahmin, kuruntunuz gibi değildir boş kuruntusuna bağlı değildir ehli kitaptan kim kötü bir amel işlerse onunla cezalanır ona bulamazsın Allah’tan başka bir dost ne de bir yardımcı

(123) Dot your desires, nor those of the People of the Book (can prevail): whoever works evil, will be requited accordingly. Nor will he find, besides Allah, any protector or helper.

1. leyse : değil, olmaz
2. bi emâniyyi-kum : sizin emaniyyeniz ile (kuruntularınızla)
3. ve lâ emâniyyi : ve emaniyye değil
4. ehli el kitâbi : kitap ehli, kitap sahipleri
5. men : kim
6. ya’mel : yapar
7. sûen : kötülük
8. yucze : cezalandırılır
9. bi-hî : onunla
10. ve lâ yecid : ve bulamaz
11. lehu : onun için, kendisi için
12. min : …den
13. dûni : başka
14. allâhi : Allah
15. veliyyen : veli, dost
16. ve lâ : ve olmaz, değil, yok
17. nasîran : yardımcı


SEBEB-İ NÜZUL

Ebu Salih’ten rivayette o şöyle anlatıyor: Ehl-i kitabdan yahudiler ve hristiyanlar ile diğer din sâlikleri hep bir yerde oturup birbirlerine: “Biz, sizden daha hayırlıyız.” dediler de bu âyet-i kerime nazil oldu.

Mesrûk ve Katâde derler ki: Müslümanlarla ehl-i kitab münakaşa ettiler de ehl-i kitab: “Biz, sizden daha doğru yoldayız; peygamberimiz sizin peygamberinizden öncedir, kitabımız sizin kitabınızdan öncedir ve Allah katında biz Allah’a sizlerden daha lâyıkız.” dediler. Müslümanlar da: “Bizler, sizlerden daha doğru yoldayız; bizim peygamberimiz peygamberlerin sonuncusudur. Bizim kitabımız kendinden önceki bütün kitablar hakkında hüküm veren kitabdır.” dediler de Allah Tealâ bu âyet-i kerimeyi indirdi. Sonra Allah Tealâ “Erkek olsun, dişi olsun her kim mü’min olarak sâlih ameller işlerse…” (Gâfır, 40) ve “Kim dince, muhsin olarak yüzünü Allah’a teslim etmiş olandan daha güzeldir?” (Nisa, 4/125) âyetleriyle müslümanların delillerini, onlarla tartışan ve onlara düşman olan diğer bütün din sâliklerinin delillerinden üstün kıldı.  Bu hadise ilerde (Hacc Sûresinin 19. âyetinin nüzul sebebinde) tekrar zikredilecektir. Yani bu olay üzerine birçok âyet-i kerime nazil olmuştur.

Burada Mücâhid’den farklı ve biraz da garip bir görüş rivayet edilmiş. Di­yor ki: Kureyş müşrikleri: “Biz elbette diriltilecek ve azâb olunacak değiliz.” demişlerdi. Bunun üzerine Allah Tealâ “Kim kötü bir iş işlerse karşılığını gö­rür.” âyet-i kerimesini indirdi.  İbn Abbâs’tan rivayette de ehl-i kitabın “Cennete ancak bizden olanlar girecek.” sözleri ile Mekke müşrik­lerinin “Biz öldükten sonra asla diriltilecek değiliz.” sözleri birleştirilerek bu ikisi hakkında nazil olduğu kaydedilmektedir.