48

٤٨

فَاصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ وَلَا تَكُنْ كَصَاحِبِ الْحُوتِ اِذْ نَادى وَهُوَ مَكْظُومٌ

(48) fasbir lihukmi rabbike ve la tekun kesahibilhuti iz nada ve huve mekzumun

Rabbinin hükmüne sabret ve balığın sahibi gibi olma o zaman dua etmişti o keder dolu halde

(48) So wait with patience for the Command of thy Lord, and be not like the Companion of the Fish, when he cried out in agony.

1. fe isbir : artık sabret
2. li : için, …e
3. hukmi : hüküm, hükmü
4. rabbi-ke : senin Rabbin, Rabbinin
5. ve lâ tekun : ve sen olma
6. ke : gibi
7. sâhıbi : sahibi
8. el hûti : balık
9. iz : o zaman
10. nâdâ : nida etti, çağırdı
11. ve huve : ve o
12. mekzûmun : öfkeli olan, çok gamlı, çok hüzünlü olan

فَاصْبِرْ şimdi sabretلِحُكْمِhükmüneرَبِّكَ Rabbininوَلَا تَكُنْ ve olmaكَصَاحِبِ arkadaşı gibiالْحُوتِ balığınإِذْ haniنَادَى o çağrıda bulunmuştuوَهُوَ م��كْظُومٌgamla dolu olarak