77

٧٧

وَنَصَرْنَاهُ مِنَ الْقَوْمِ الَّذينَ كَذَّبُوا بِايَاتِناَ اِنَّهُمْ كَانُوا قَوْمَ سَوْءٍ فَاَغْرَقْنَاهُمْ اَجْمَعينَ

(77) ve nasarnahü minel kavmil lezine kezzebu bi ayatina innehüm kanu kavme sev’in fe ağraknahüm ecmeiyn
kendisine yardım ettik o kavimden onlar ki ayetlerimizi yalanlıyorlardı gerçekten onlar kötü bir kavimdiler biz onları toptan boğduk

(77) We helped him against people who rejected our Signs: truly they were a people given to Evil: so We drowned them (in the flood) all together.

1. ve nasarnâ-hu : ve ona yardım ettik
2. min el kavmi : kavimden (kavme karşı)
3. ellezîne : ki onlar
4. kezzebû : yalanladılar
5. bi âyâti-nâ : âyetlerimizi
6. inne-hum : muhakkak onlar
7. kânû : oldular
8. kavme : kavim
9. sev’in : kötü
10. fe : o zaman, böylece
11. agraknâ-hum : onları boğduk
12. ecmaîne : hepsi


AÇIKLAMA

“Nuh’a gelince…” Yani ey peygamber Hz. Nuh’un (a.s.) yalanladığı zaman kavmine bedduada bulunarak Rabbine yalvardığı vakti hatırla: “Nuh da Rabbine, ben mağlup oldum bana yardım et! diye dua etmişti.” (Kamer, 54/10). “Nuh şöyle dedi: Ey Rabbim! kâfirlerden yeryüzünde dolaşan tek kişi bırakma.” (Nuh, 71/26) Bu senden de -Ey habibim- İbrahim ve Lût’tan da önce idi.

“Onun duasını kabul ettik. Onu ve aile halkını o büyük sıkıntıdan kurtar­dık.” Nitekim Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor: “Nuh’a, her hayvan türünden birer çift, daha önce helakini hükmettiğimiz kimseler hariç aile fertlerini ve iman edenleri gemiye yükle, demiştik. Zaten onunla beraber ancak pek az kimse iman etmişti. “(Hûd, 11/40). Onları tufanda boğulmaktan, şiddetten ve eziyetten kur­tardık.

Bu olay da kavmi arasında 950 (dokuzyüz elli) sene kalıp onları Allah’a davet ettikten sonra olmuştu. Hz. Nuh’a (a.s.) kavminden pek az kişi iman et­mişti.

“Ayetlerimizi yalanlayan kavme karşı biz ona yardım etmiştik.” Yani onu galip kılmıştık. Hüzeyl lehçesine göre: “Allah’ım ona onlara karşı yardım eyle.” demek, “Onu onlara karşı muzaffer ve galip eyle. “demektir.

“Gerçekten onlar kötü bir kavim idi. Bu yüzden biz de hepsini tufanda boğ­duk.” Yani onların helak olmalarının sebebi peygamberlerini yalanladıkları için kötü kavim olmaları idi. Bundan dolayı onların cezaları da Allah’ın küçük büyük hepsini helak etmesi olmuştur. Küfürlerinde ısrar etmeleri, peygambere eziyet etmeye kalkışmaları nesil nesil, dönem dönem Hz. Nuh’a (a.s.) muhale­fet etmek ve onun emrine isyan etmek üzerine birbirlerine tavsiyede bulunma­ları ardından peygamberlerinin kendilerine beddua etmesi sebebiyle onlardan hiçbir kimse kalmamıştır.