7

٧

خَتَمَ اللّهُ عَلى قُلُوبِهِمْ وَعَلى سَمْعِهِمْ وَعَلى اَبْصَارِهِمْ غِشَاوَةٌ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظيمٌ

(7) Hatemallahü ala kulubihim ve ala sem’ihim ve ala ebsarihim ğışaveh ve lehüm azabün aziym
Allah mühürledi kalplerinin üzerini kulaklarının üzerini de gözlerinin üzerini de perdeledi büyük azap onlar için

(7) Allah hath set a seal on their hearts and on their hearing, and on their eyes is a veil great is the penalty they (incur).

1. hateme : mühürledi
2. allâhu : Allah
3. alâ : üzerine
4. kulûbi-him : onların kalpleri
5. ve : ve
6. alâ : üzerine
7. sem’ı-him : onların işitme hassası
8. ve : ve
9. alâ : üzerine
10. ebsâri-him : onların görme hassası
11. gışâvetun : perde
12. ve : ve
13. lehum : onlarındır, onlar için vardır
14. azâbun : bir azap
15. azîmun : azîm, büyük

خَتَمَMühürlemiştir اللَّهُAllah عَلَى قُلُوبِهِمْOnların kalplerini وَعَلَى سَمْعِهِمْ Ve kulaklarını وَعَلَى أَبْصَارِهِمْGözlerinde de vardır غِشَاوَةٌPerde وَلَهُمْOnlar için vardır عَذَابٌBir azap عَظِيمٌ Çok büyük


SEBEB-İ NÜZUL

İbn Abbâs Bagarah 6 âyetinin Hz. Peygamber zamanında Medine civarında bulunan Yahudiler hakkında inmiş olduğunu söylemektedir. Onlar, Hz. Muhammed’in, Allah’ın onlara ve bütün insanlara gönderdiği son elçi olduğunu herkesten daha iyi bildikleri halde onu (herkesten önce tasdik edip ona iman etmeleri gerekirken tam tersine) onu yalanladıkları için onları azarlamak ve suçlamak üzere Allah Tealâ bu âyeti indirmiştir,

İkrime veya Saîd ibn Cübeyr’in yine İbn Abbâs’tan naklettiklerine göre Bagarah Sûresinin başından itibaren 100 âyet birer birer isimlerini ve neseblerini saydığı Yahudi hahamları ile Evs ve. Hazrec kabilelerinden münafıklar hakkında inmiştir. Taberî, konuyu uzatmamak için bu kimselerin isimlerini vermediği­ni söyler.

İbn Cerir’in İbn İshâk kanalıyla İbn Abbâs’tan tahricine göre bu iki âyet Medine Yahudileri hakkında inmiştir. İbn Abbâs’tan gelen bir rivayette ve kelbî’nin söyledikleri de bu görüşle Örtüşmektedir. Onlar da bu âyetin Huy ey ibn Ahtab, Ka’b ibnu’l-Eşref ve benzerleri gibi Yahudi ileri gelenleri hakkında nâzil  olduğunu söylemektedirler.

Yine îbn Cerir’in er-Rebi’ ibn Enes’den tahricine göre bu iki âyet Bedir gazvesinde öldürülen müşriklerin kumandanları (ileri gelenleri) hakkında inmiş­tir.

Ancak âyet-i kerimede bunların hiçbiri ismen belirtilmemekte onlar ve tarih boyunca, kıyamete kadar onlar gibi olanlar hakkında bu âyetler inmiştir demek en toplayıcı görüş olacaktır.

AÇIKLAMA

Allah’ın ayetlerini inkâr edip kâfir olanları, Kur’an-ı Kerim’i ve Muhammed’i (s.a.) yalanlayanları uyarmak veya uyarmamak fark etmez, kalpleri bu uyarıdan dolayı etkilenmez. Çünkü kalpleri îlahî nurun erişmesine imkan vermeyecek şekilde örtülüdür. O kalplerde iman nuru parlamaz. Çünkü onlar hakka karşı, Allah’ın ayetlerine karşı görmezlikten gelmişlerdir. Hidayet ve öğüdün etkileri onlara ulaşmaz. Çünkü onlar bilmenin, düşünmenin, tefekkü­rün, işitme ve görme duyularını kullanmanın bütün yollarını işlemez hale ge­tirmiş, bunun sonucunda hakkı görmez duruma düşmüşlerdir. O bakımdan hakka uymazlar. Hakkı işitmezler, onu anlamazlar. Dolayısıyla onların cezaları da Yüce Allah’ın ayetlerini yalanlamalarından dolayı  sonu gelmez, çok çetin büyük bir azaptır.