36

٣٦

اِنَّمَا الْحَيوةُ الدُّنْيَا لَعِبٌ وَلَهْوٌ وَاِنْ تُؤْمِنُوا وَتَتَّقُوا يُؤْتِكُمْ اُجُورَكُمْ وَلَايَسَْلْكُمْ اَمْوَالَكُمْ

(36) innemel hayatüd dünya leibüv ve lehv ve in tü’minu ve tetteku yü’tiküm ücuraküm ve la yes’elküm emvaleküm
Dünya hayatı ancak bir oyun ve eğlenceden (ibarettir) eğer siz iman edip korunursanız size ecirlerinizi verir sizden bütün mallarınızı istemez

(36) The life of this world is but play and amusement: and if ye believe and guard against evil, He will grant you your recompense, and will not ask you (to give up) your possessions.

1. innemâ : sadece, yalnız
2. el hayâtu : hayat
3. ed dunyâ : dünya
4. laibun : oyun
5. ve lehvun : ve oyun, eğlence
6. ve in : ve eğer
7. tu’minû : inanırsınız
8. ve tettekû : ve sakınırsınız, takva sahibi olursunuz
9. yu’ti-kum : size verilir
10. ucûre-kum : sizin ecirleriniz, mükâfatlarınız
11. ve lâ yes’el-kum : ve sizden istemez
12. emvâle-kum : sizin mallarınız

إِنَّمَا gerçektenالحَيَاةُhayatıالدُّنْيَا dünyaلَعِبٌ bir oyunوَلَهْوٌ ve bir eğlencedirوَإِنْ تُؤْمِنُوا eğer iman edersenizوَتَتَّقُوا ve sakınırsanızيُؤْتِكُمْ verirأُجُورَكُمْ ecirleriniziوَلَا يَسْأَلْكُمْ ve istemezأَمْوَالَكُمْ mallarınızı da