12

    RevelationCuzPageSurah
    102 18350Nur(24)

١٢

لَوْلَا اِذْ سَمِعْتُمُوهُ ظَنَّ الْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بِاَنْفُسِهِمْ خَيْرًا وَقَالُوا هذَا اِفْكٌ مُبينٌ

(12) lev la iz semi’tümuhü zannel mü’minine vel mü’minatü bi eğfüsihim hayrav ve kalu haza ifküm mübin
ne olurdu mü’min erkekler ve kadınlar onu işittikleri zaman kendi vicdanlarında hüsnü zanda bulunsa da bu açık bir iftiradır deselerdi

(12) Why did not the Believers men and women when ye heard of the affair, put the best construction on it in their own minds and say, This (charge) is an obvious lie?

1. lev lâ : olmasaydı, olmaz mıydı, gerekmez miydi
2. iz : o zaman
3. semi’tumû-hu : onu işittiniz
4. zanne : zanda bulundu
5. el mu’minûne : mü’min erkekler
6. ve el mu’minâtu : ve mü’min kadınlar
7. bi enfusi-him : kendi nefslerinde, kendi içlerinde
8. hayran : hayırlı
9. ve kâlû : ve dediler
10. hâzâ : bu
11. ifkun : uydurulmuş iftira
12. mubînun : açıkça, apaçık


SEBEB-İ NÜZUL
Onu işittiğiniz vakit mü’min erkeklerle mü’min kadınların kendiliklerinden hüsn-ü zanda bulunup “Bu, apaçık bir iftiradır. ” demeleri gerekmez miydi?