105

١٠٥

قَدْ صَدَّقْتَ الرُّءْيَا اِنَّا كَذلِكَ نَجْزِى الْمُحْسِنينَ

(105) kad saddakter rü’ya inna kezalike neczil muhsinin
Gerçekten rüyanı tasdik ettin şüphesiz biz böyle mükafatlandırırız iyilik yapanları

(105) Thou hast already fulfilled indeed do We reward those who do right. the vision thus

1. kad : oldu
2. saddakte : sen sadık kaldın
3. er ru’yâ : rüya
4. innâ : muhakkak ki biz
5. kezâlike : böylece, işte böyle
6. neczî : cezalandırırız, karşılığını veririz, mükâfatlandırırız
7. el muhsinîne : muhsinler