5

٥

مَالَهُمْ بِه مِنْ عِلْمٍ وَلَا لِابَاءِهِمْ كَبُرَتْ كَلِمَةً تَخْرُجُ مِنْ اَفْوَاهِهِمْ اِنْ يَقُولُونَ اِلَّا كَذِبًا

(5) ma lehüm bihi min ilmiv ve la li abaihim kebürat kelimeten tahrucü min efvahihim iy yekulune illa keziba

buna dair kendilerinde hiçbir ilim yoktur ve onların babalarında da yoktur ağızlarından çıkardıkları kelime ne büyüktür söyledikleri ancak yalandır

(5) No knowledge have they of such a thing, nor had their fathers. It is a grievous thing that issues from their mouths as a saying. What they say is nothing but falsehood

1. : yoktur
2. lehum : onların
3. bi-hi : ona ait, ona dair
4. min ılmin : (ilimden) bir ilimleri
5. ve lâ : ve yoktur
6. li âbâi-him : onların babalarının, atalarının
7. keburet : çok büyük, büyük oldu
8. kelimeten : bir kelime
9. tahrucu : çıkıyor
10. min efvâhi-him : ağızlarından
11. in yekûlûne : söylerlerse
12. illâ : ancak, sadece
13. keziben : yalan (olarak)