64

٦٤

وَمَا هذِهِ الْحَيوةُ الدُّنْيَا اِلَّا لَهْوٌ وَلَعِبٌ وَاِنَّ الدَّارَ الْاخِرَةَ لَهِىَ الْحَيَوَانُ لَوْكَانُوا يَعْلَمُونَ

(64) ve ma hazihil hayatüd dünya illa lehvüv ve leib ve inned darel ahirate le hiyel hayevan lev kanu ya’lemun
Bu dünya hayatı değildir bir eğlence ve oyundan başka bir şey ahiret yurdu ise hakikaten hayat odur eğer bilmiş olsaydılar

(64) What is the life of this world but amusement and play? but verily the Home in the Hereafter, that is life indeed, if they but knew.

1. ve : ve
2. : değil
3. hâzihi : bu
4. el hayâtu ed dunyâ : dünya hayatı
5. illâ : den başka, hariç
6. lehvun : eğlence
7. ve laibun : ve oyun
8. ve inne : ve muhakkak
9. ed dâre el âhırete : ahiret yurdu
10. le : elbette, mutlaka
11. hiye : o
12. el hayevânu : (gerçek) hayat
13. lev : eğer, şâyet
14. kânû : oldular
15. ya’lemûne : bilirler