157

    RevelationCuzPageSurah
    92 6102Nisa(4)

١٥٧

وَقَوْلِهِمْ اِنَّا قَتَلْنَا الْمَسيحَ عيسَىابْنَ مَرْيَمَ رَسُولَ اللّهِ وَمَا قَتَلُوهُ وَمَا صَلَبُوهُ وَلكِنْ شُبِّهَ لَهُمْ وَاِنَّ الَّذينَ اخْتَلَفُوا فيهِ لَفى شَكٍّ مِنْهُ مَالَهُمْ بِه مِنْ عِلْمٍ اِلَّا اتِّبَاعَ الظَّنِّ وَمَا قَتَلُوهُ يَقينًا

(157) ve kavlihim inna katelnel mesiha iysebne meryeme rasulellah ve ma kateluhü ve ma salebuhü ve lakin şübbihe lehüm ve innellezinahtelefu fihi le fi şekkim minh ma lehüm bihi min ilmin illettibaaz zann ve ma kateluhü yekiyna

biz öldürdük demeleri Allah’ın resulü meryem oğlu mesih isa’yı onu ne öldürdüler ne de onu astılar lâkin kendilerine bir benzetme yapıldı ihtilaf edenler onun hakkında kesin bir şüphe içindeler onların yoktur ona dair hiçbir ilimleri ancak zanna tabi olurlar onu öldürememişlerdir kesinlikle

(157) That they said (in boast), “We killed Christ Jesus the son of Mary, the Messenger of Allah” – but they killed him not, nor crucified him, but so it was made to appear to them, and those who differ therein are full of doubts, with no (certain) knowledge, but only conjecture to follow, for of a surety they killed him not-

1. ve kavli-him : ve onların sözleri
2. innâ : muhakkak ki biz
3. katelnâ : biz öldürdük
4. el mesîha : Mesih (Hz. ?sa)
5. îsâ ibne meryeme : Meryem’in oğlu İsa
6. resûle : resûl
7. allâhi : Allah
8. ve : ve
9. mâ katelû-hu : onu öldürmediler
10. ve : ve
11. mâ salebû-hu : onu asmadılar
12. ve lâkin : ve lâkin, fakat
13. şubbihe : benzetildi, benzer olarak gösterildi
14. lehum : onlara
15. ve inne : ve muhakkak
16. ellezîne : onlar, olanlar
17. ıhtelefû : ihtilafa, anlaşmazlığa, ayrılığa düştüler
18. fî-hi : onda. onun hakkında
19. le fî şekkin : mutlaka şüphe içindeler
20. min-hu : ondan
21. mâ….(illâ) : …’den başka olmadı
22. lehum : onların
23. bi-hî : onunla
24. min ilmin : ilimden, bilgiden
25. (mâ)….illâ : …’den başka olmadı
26. ittibâa : tâbî oldular, uydular
27. ez zanni : zan
28. ve : ve
29. mâ katelû-hu : onu öldürmediler
30. yakînen : kesinlikle

وَقَوْلِهِمْ bir de onların demeleri sebebiyledirإِنَّا muhakkak bizقَتَلْنَا öldürdükالْمَسِيحَ Mesih’iعِيسَى İsaابْنَ oğluمَرْيَمَ Meryemرَسُولَ rasulüاللَّهِ Allah’ınوَمَا قَتَلُوهُ halbuki onu ne öldürdülerوَمَا صَلَبُوهُ ne de onu astılarوَلَكِنْfakatشُبِّهَ benzer gösterildiلَهُمْ onlaraوَإِنَّ muhakkakالَّذِينَ اخْتَلَفُوا ihtilafa düşenlerفِيهِ onun hakkındaلَفِي شَكٍّ şüphe içindedirlerمِنْهُ ondanمَاyokturلَهُمْ onlarınبِهِ buna dairمِنْ عِلْمٍ bir bilgileriإِلَّا ancakاتِّبَاعَ uymaktadırlarالظَّنِّ zannaوَمَا قَتَلُوهُ doğrusu onu öldürmedilerيَقِينًا kesin olarak