61

٦١

اَللّهُ الَّذى جَعَلَ لَكُمُ الَّيْلَ لِتَسْكُنُوا فيهِ وَالنَّهَارَ مُبْصِرًا اِنَّ اللّهَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى النَّاسِ وَلكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَايَشْكُرُونَ

(61) allahüllezi ceale lekümül leyle li teskünu fihi ven nehara mübsira innellahe le zu fadlin alen nasi ve lakinne ekseran nasi la yeşkürun
Allah o’dur ki sizin için geceyi yaratmış içinde dinlenesiniz diye gündüzü de aydınlık yapmış muhakkak Allah insanlara karşı ihsan sahibidir lâkin insanların çoğu şükür etmezler

(61) It is Allah who has made the Night for you, that ye may rest therein, and the Day, as that which helps (you) to see. Verily Allah is Full of Grace and Bounty to men: yet most men give not thanks.

1. allâhu : Allah
2. ellezî : ki o
3. ceale : kıldı, yaptı, yarattı
4. lekum(u) : sizin için
5. el leyle : gece
6. li teskunû : sükûn bulmanız için
7. fîhi : onda, içinde, de
8. ve : ve
9. en nehâre : gündüz
10. mubsıren : gösterici, aydınlatıcı
11. inne : muhakkak
12. allâhe : Allah
13. le : mutlaka, elbette
14. zû fadlin : fazlın sahibi
15. alâ en nâsi : insanlara, insanlar üzerinde
16. ve lâkinne : ve lâkin, fakat
17. eksere : çok, ekseriyet
18. en nâsi : insanlar
19. lâ yeşkurûne : şükretmezler